other than ...

  1. ...'den başka
  2. ...'in dışında
  3. ... haricinde
(a) …'den başka.
I can't do other than to go: Gitmekten başka çarem yok/gitmezsem olmaz. (b) başka
tarzda/yoldan/şekilde, başka türlü.
He could not have acted other than he did: Başka türlü davranamazdı.